|
||
ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİK | ||
H.Murat ÖZAKINCI | ||
mrtozakinci@hotmail.com | ||
Bilim adamları bir gün bir deney yapmışlar ve değişik bir sonuçla karşılaşmışlar.
Su kapatılıp maymunlardan birisi dışarı alınır. Yerine de yeni bir maymun konulur. Maymunun ilk yaptığı iş koşup tepedeki muzlara ulaşmak için merdivene tırmanmak olur. Fakat diğer dört maymun buna izin vermez ve yeni gelen maymunu da bir güzel döverler. Daha sonra ıslanmış maymunlardan biri daha yeni bir maymunla daha değiştirilir. Ve o da merdivene ilk yaptığı atakta diğerlerinden dayak yer. Bu maymunu en şiddetli ve istekli döven de biraz önce diğerleri tarafından. Engellenen ve ilk dayağı yiyen birinci yeni maymundur.
Islak maymunlardan üçüncüsü de değiştirilir. Bu da ilk atağında diğerleri tarafından cezalandırılır. Kalan maymunlardan yeni gelen ikisinin, en yeni gelen maymunu niye dövdükleri konusunda hiçbir fikirleri yoktur ama en iştahlı dövenlerde onlardır. Sonra en baştaki ıslanan maymunların dört ve beşincisi de yenileri ile değiştirilir. Bu maymunlarda muzları almaya yeltendiklerinde onlardan önce değiştirilmiş üç yeni maymun tarafından dövülerek yukarı çıkmaları engellenir. Fakat tepelerinde o bir salkım muz hâlâ asılı olduğu halde artık hiçbiri merdivene yaklaşmamaktadır.
Sonuç itibariyle maymunlar, muza ulaşma konusunda çaresiz kaldıklarını öğrenmişlerdir. İçinde bulunduğumuz ortamda da bu deneyde olduğu gibi benzerlikler bulunmaktadır.
İş bilmez yöneticiler tarafından kötü yönetilen İdareler ve yapılar birtakım yanlışlıkları ve haksızlıkları gören veya birebir kendi maruz kalan bireyler, bu haksız muameleyi dile getirdiğinde ve çözüm yolları aradığında anlamsız ve uyduruk bahanelerle geri çevrilmişlerdir.
Hatta zaman içerisinde gerekli mercilere şikâyet edip durumun düzeltilmesini talep etsellerde oralardan da kendilerine yardımcı olunmamış ve yine aynı despotizmin kucağına atılmıştır. Birey haliyle sorununun çözümsüz olduğunu düşünerek bir kenara kabuğuna çekilmekte hayal kırgınlığı ile kaderine razı olarak ortamdan uzaklaşmakta ve bu yanlış çarkı kırmaya çalışan diğerleri nede anlamsızca karşı çıkmakta veya destek vermemektedir.
Diğer yandan, idare ve yapıyı yönetenler ile sıkıntı yaşamamış bireylerin, sorunların farkında olan ve sıkıntılı dönemler geçiren bireyler üzerine oynaması, onların konumunu kendisini yükseltmek için bir basamak olarak görerek, mevcut yöneticilerin avukatlığına soyunması da karaktersizliğin ve ahlaksızlığın boyutlarının nerelere ulaştığının bir göstergesidir.
Sonucu ne olursa olsun karşınızdaki kişiye dürüst olmak, uzun vadede ilişkilerinizin güven temeline dayanması ve sağlıklı devam etmesi açısından önemli. Belki tamamen iyi niyetle söylediğiniz küçük bir yalan, fark edildiğinde aradaki güven duygusu zedelenmiş oluyor ve sonrası çorap söküğü gibi geliyor. Bazı insanlar bir kez yalan söyledikten sonra her şeyin yolunda gidebilmesi için yalanlarını devam ettirmek ve ona yenilerini eklemek zorunluluğu hissediyor. Hayatlarındaki gerçekliklerin yerini kendilerinin kurguladığı yalanlar aldığında da, hayatlarını söyledikleri yalanlar üzerine kuruyor ve buna göre yaşıyorlar.
Yapılan Yanlışların ortaya çıkması ve yapılanların doğru olmadığının anlatılması çözüm üreterek doğruyu bulmak bireylerin ortada bekleyen sorunların bir an önce çözüme kavuşturulmasını istemek en doğal haktır. Yoksa Büyütülerek sorun yumağına dönüştürülmesi değil !!
Üreterek çoğalabiliriz yoksa yapılan yanlışların arkasına bir yanlış daha eklenir….
Selam ve Dua ile …… |
||
Etiketler: ÖĞRENİLMİŞ, ÇARESİZLİK, |
|