EUZU BİLLAHİ MİNEŞŞEYTANİRRACİM BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM Alemlere rahmet peygamberimiz Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi ve sellem efendimize sonsuz salat ve selam olsun Allah ın rahmeti mağfireti bereketi ona tabi olan bütün müminler üzerine olsun. Dün ahirete göçen Mahmut Efendi hazretlerine Allah tan rahmet ihvanlarına başsağlığı diliyoruz. "Alimet nefsün mâ kaddemet ve ahharat"" "Her nefis neyi gönderdiğini ve neyi ertelediğini bilir" "ya eyyühel insanü mâ ğarrake bi Rabbikel kerim" "Ey insan- Kerim olan Rabbine karşı seni ne aldattı" "ellezi hâlakake sevvake fe adelek" "O seni yaratan seni bir düzene koyan sana uyum verendir" "fi eyyi suratin mâ şa e rakkabek" "O- seni dilediği bir biçimde oluşturdu" "kellâ bel tükezzibüne biddin" "Hayır hayır doğrusu siz dini yalanlıyorsunuz- (ceza gününe inanmıyorsunuz) " İnfitar suresi 5 ile 9. ayetler.

Yüce Allah buyurdu: Herkes neyi öncelediğini- neyi ertelediğini- seçimini dünya yahut ahiretten yana yapıp yapmadığını kesin olarak bilir- dedi. İnsan kendi başına kaldığında bunu kendine itiraf edebilir. Bu yine bir şeydir. En azından farkındalık kazandırır. En kötüsü- bunun doğrusunun bu olmadığına kendisini inandırmış olmasıdır. Bu durum tehlikelidir- çünkü hayatı ve hayatında olanların yaşamı buna göre şekillenmiştir. Hazreti Nuh bir kadının ağlayıp üzüldüğünü görüyor ve ona soruyor: "Neden ağlıyorsun?" Kadın cevaplıyor: "Oğlum çok genç yaşta öldü." O zamanlarda ömürler bir hayli uzun. Kadının oğlunun vefat ettiği yaş Allah doğrusunu bilir; 350 denilmektedir. Nuh kadını teselli etmek için- öyle bir vakit gelecek ki ömürler 60 yıl civarı olacak söylüyor. Kadın şaşkınlıkla düşünüyor ve soruyor- diyor ki: "Peki o zaman da yaşayanlar kendilerine ev yapacaklar mı?" Yapıyoruz- hem de en âlâsını... Ve tavsiye ediyoruz. Her türlü sıkıntıya rağmen alışkanlıklarımızdan hiç vazgeçeceğe de benzemiyoruz. Ahiretin değil dünyanın ebediliğine iman etmiş gibi yaşıyoruz. Böylelikle Allah ın; hayır hayır siz dini yalanlıyor- ahirete inanmıyorsunuz sözünü- hayatımız doğrulamış oluyor. Hazır evlatlarımızın sınavları da gelip geçtiğine göre bir iki çift sözde bu yazının altına güzel bir izdüşümü olur diye düşünüyorum. Yıllardır yarış atı gibi koşturduğumuz çocuklarımıza geçmiş olsun diyor- dünya ve ahiretleri için en hayırlı olanı Rabbimizden niyaz ediyoruz. Neler yapıyoruz onlara hiç farkında bile değiliz. Bir soru- yarım puan uğruna gecelerini- gündüzlerini gasp ediyoruz. Hayatta başka hiçbir şey yokmuş gibi- dünyaya Allah a kul olmak için gelmemişler gibi davranıyoruz. Varsa da yoksa da bu sınav; senin hayatın diyoruz. Onlara boylarının bile aştığı kitapları alıyor- dolaplar dolusu- odalar dolusu soruların içinde kaybolmalarını seyrediyoruz.

Böylelikle- onların önceliklerini dünya hayatı olarak biz onlara kendi ellerimizle sunuyoruz. Çünkü dünyayı kazanmak- güzel bir meslek- bir mevki- makam bizim için de bir gurur kaynağı öyle değil mi? Onların da yegâne hedefleri bu oluyor. Aslında bunu güzelleştirebilmenin bir yolu vardı. Bu hedefleri sadece bir araç olarak kullanmaları gerektiğini onlara öğretmiş olsaydık. Kazanımlarını Allah ın rızasına uygun bir şekilde ahireti inşa etmek için- bu dünyayı Allah için güzelleştirmeye çalışmak için elde etmeleri gerektiğine hem onları hem de kendimizi inandırabilmiş olsaydık. Her şey çok farklı olurdu. Bu cümleler belki de nefislerimizin hoşuna gitmedi. Doğruluk payı olmasaydı; bugün toplumun çoğunluğu işini HAKK ile yapıyor olurdu. Bir şeylerin yanlış gittiğini görmek için etrafımıza bakmak yeterli. Bir kötü haber daha verelim mi? Bu şekilde dünyanın içine gömdüğümüz çocuklarımız- yarın ahirette bizim için iki kat azap isteyecekler. Rabbim her birimizi muhafaza etsin- uyandırsın inşallah. Ey Allah ım nerede ve nasıl olursak- hangi şart altında- hangi zorluk karşısında olursak olalım- bizi önceliği ahiret olanlardan eyle Ya Rabbi" Dünyanın bırakılıp gidilecek bir yer olduğunu- ahiretin bir sonsuzluk hayatı olduğunu hatırından çıkarmayanlardan eyle Ya Rabbi" Nefsimizin her türlü şerrinden- kendimizden sana sığınıyoruz Ya Rabbi" Senden yine sana sığınıyoruz Ya Rabbi" Amin...

Bütün Gönül dostlarımızın Cuması Mübarek olsun...

Selam ve dua ile ...

Mintaha Şerbetçi